CES’teki şirketler iklim değişikliğini nasıl üstleniyor (veya üstleniyormuş gibi yapıyor) • Tmzilla

Aklımdan çıkaramıyorum: “DAHA İYİ BİR DÜNYA İNŞA EDERKEN BİZE KATILIN” yazan, korna çalacak kadar büyük bir Tırtıl tabelası. CES 2023’teki dijital işe alım reklam panosu, otonom kompaktör ve ekskavatör tanıtımlarını takip etti ve başka bir açıklamayla devam etti: “BÜYÜK OTONOM KAMYONUMUZA BİR GÖZ ATIN ⬇.”

yaptım ve oğlum hiç miydi.

“Daha iyi bir dünya”, kurumsal dilde herhangi bir anlama gelebilir, ancak bu durumda, şirket özellikle sürdürülebilirlikten bahsediyor – ve dünyayı oymada fosil yakıtlı bir rolden uzaklaşmak için istek uyandıran bir dil kullanıyor. Caterpillar gibi, teknoloji fuarında yürürken gördüğüm katılımcıların çoğu dünyevi sloganlar, ekinlerin ve güneş ışınlarının, plastik ağaçların ve/veya AstroTurf’un stok fotoğraflarıyla markalarını duruluyor gibiydi. Bu tür şeyleri özellikle dikkat dağıtıcı buluyorum, çünkü iklim benim ana ritmim ve bu talihsiz bir durum çünkü bu yıl sergilenen, doğanın belirsiz çağrışımları arasına sıkışmış pek çok ilgi çekici iklim (ve bitişik) teknolojisi vardı.

Vegas’a vardığımda meslektaşım Ingrid, gösterinin çoğunlukla uyarlanabilir teknoloji (iklim değişikliğinin sonuçlarıyla başa çıkmak için) veya hafifletici teknoloji (doğrudan emisyon kesintileri için) olup olmayacağını sordu. Her ikisinin bir karışımını gördüm ama dikkatimi çekenlerin çoğu uyarlamaya yöneldi. Ve bu amaçla, bu yıl CES, hem kampçılar hem de hazırlık yapanlar için pratik olarak taşınabilir piller ve güneş enerjisi teçhizatıyla dolup taştı. Gerçekten de kaçış yoktu.

Jackery’nin taşınabilir güneş enerjisi teknolojisi CES 2023’te. Görsel Kaynakları: Tmzilla için Harri Weber

Öne çıkan özellikler arasında EcoFlow’un “tüm evi kapsayan” yedek güç kutusu ve Jackery’nin yeni güneş enerjisi jeneratörü vardı, ancak daha fazla insan iklim kaygısı ve aşırı hava koşullarıyla başa çıktıkça, önümüzdeki yıllarda bunun gibi daha fazla ekipman beklememiz gerektiğini söylemenin büyük bir adım olmadığına eminim. benzer olaylar.

Bir ton koruma odaklı teknoloji de vardı. Moen, toprak sensörlü akıllı bir fıskiyeyi piyasaya sürdü ve Rachio, her ikisi de çim sahiplerinin su tasarrufu yapmasına ve faturalarını düşürmesine yardımcı olmayı amaçlayan 100 dolarlık bir akıllı hortum zamanlayıcısını duyurdu. (İklim değişikliği su kıtlığını şiddetlendiriyor ve dünya çapında kuraklıklara neden oluyor.)

Moen’in “akıllı su şebekesi” donanımı. Görsel Kaynakları: Ay

Çiftçiler için Meropy, dev saç fırçası kıllarına benzeyen bacakları üzerinde tarlalarda yuvarlanan mahsul izleyen robotunu gösterdi. Kurucu ortak ve CEO William Guitton, Tmzilla ile yaptığı bir röportajda, “Fikir, çiftçilere arazilere koydukları kimyasal miktarını azaltmalarına yardımcı olacak bilgiler sağlamak” dedi. Guitton, Meropy’nin botlarının 15 kg (yaklaşık 33 pound) ağırlığında olduğunu ve “yaprakların altını ve altını tarayan” kameralar paketlediğini söyledi.

John Deere, benzer şekilde, gübre kullanımını da azaltması beklenen tarım ekipmanlarını sergiledi. (Gübreler, tarımda önemli bir sera gazı emisyonu kaynağıdır.) Ayrıca Samsung, enerji tasarrufu sağlamayı ve mikroplastik kirliliğini yarı yarıya azaltmayı amaçlayan çamaşır makinesi teknolojisini duyurdu. vurgulanan AMD enerji verimliliği kazanımları yeni cips.

Meropy’nin ekin izleme robotu. Görsel Kaynakları: Meropi

Emisyon azaltımına gelince, Schneider Electric, güneş ve enerji depolama merkezli bir akıllı ev sistemiyle bazı dalgalar yarattı. Schneider yöneticisi Jaser Faruq, Tmzilla’a firmanın uygulamasının “müşterilerin güçlerinin kontrolünde olduklarını hissetmeleri için çok daha ilginç ve tatmin edici bir deneyim” sunacağını umduğunu söyledi. Faruq, sistemin ideal olarak kullanıcıların enerji tasarrufu yapmasına ve fosil yakıtla çalışan şebekelere bağımlılıklarını azaltmasına yardımcı olacağını, örneğin siz seyahat ederken prizlerin bağlantısını otomatik olarak keserek yardımcı olacağını da sözlerine ekledi. Şirketin enerji depolama teknolojilerinden bazıları bana Tesla’yı hatırlattı, bu tesadüf değil; Faruq daha önce Tesla’nın güç depolama ve güneş enerjisi bölümünde çalıştı.

Kavşakları otomatikleştiren ve izleyen bir şirket olan No Traffic de gözüme çarptı. Adının bir hedefi temsil edip etmediğini veya sadece ilham verici olup olmadığını sorduğumda, kurucu ortak ve CEO Tal Kreisler bana bunun başlangıçta “bir tür şaka” olarak başladığını söyledi çünkü insanlar sürekli meşgul alanlarda seyahat etmenin ne kadar sürdüğünü sorduğunda – örneğin San Francisco’dan Palo Alto’ya – alaycı bir şekilde ‘trafik yoksa 20 dakika kadar sürer’ diyebilirsiniz.”

Kreisler, şirketin amacının kavşakları akıllı hale getirmek olduğunu söyledi, böylece belediyeler ister arabalar, otobüsler, mikromobilite veya yayalar (ideal olarak son üçü) istedikleri her şeye öncelik verebilirler. Bu, trafiği azaltmak için zamanlama ışıklarını içerir, bu nedenle ideal olarak şehir sokaklarında daha az araba rölantide bırakılır, ancak gerçekten No Traffic’in kapsamı, adından da anlaşılacağından daha geniştir.

Cake’in Makka Prism elektrikli bisikleti. Görsel Kaynakları: Tmzilla için Harri Weber

Elektrikli arabaları ve e-bisikletleri, benim tipik olarak yaptığım gibi hafifletici iklim teknolojisi olarak sayıyorsanız, o zaman editörüm Kirsten’in elektrikli araç teknolojisinin bu yıl şovu nasıl çaldığına dair hikayesini okuyun. Göz alıcı duyurular arasında Mercedes-Benz’in “küresel” EV şarj ağı planı ve Icoma’nın tuhaf valiz motosikletinin lansmanı yer alıyor. Ekranlı e-bisikletleri dönüştürme ihtiyacından söz edemem, ancak otomobil üreticilerinin, güvenilmez şarj cihazları ve çevresel ırkçılık tarafından engellenen EV şarj altyapısına daha fazla ağırlık verdiğini görmek güzel.

Ne yazık ki, Mercedes şehirlere odaklanmayı planlıyor, bu yüzden muhtemelen kırsal Amerika’nın şarj eden çöllerini söndürmeye yardımcı olmayacak.

Yepyeni olmasalar da, İsveç markası Cake’in Makka Prism e-bisikletlerindeki renkli kalkanlardan keyif aldım. Çok tatlı değiller mi?