Arda Kural’dan çarpıcı tabirler: “Düşmanlarım beni baskı altında tutmaya çalışıyor”

Uzun müddettir ekranlardan uzak bir ömür sürdüren oyuncu Arda Kural, son vakitlerin en dikkat çeken isimleri ortasında yer alıyor. Kendisiyle ilgili samimi açıklamalarda bulunan Kural, Yasemin.com muhabiri Müge Çakmak’ın sorularını yanıtladı. Kural, son günlerde medyada sık sık gündeme gelmesi ve tartışılması hakkında kanılarını aktardı.

HABERE İLİŞKİN GÖRÜNTÜ İÇİN TIKLAYIN İZLE

Leonardo Dicaprio’ya benzerliği ile bir periyoda damga vuran başarılı oyuncu Arda Kural, ‘Lise Defteri’ ve ‘Emret Komutanım’ dizileriyle hafızalardaki yerini aldı. Başarılı birkaç yılın akabinde yaşadığı kahırlar ile setlerden ve hatta olağan bir yaşantıdan uzaklaşan Arda Kural’ın ruhsal bir rahatsızlığı olduğu ortaya çıkmıştı. Psikoz belirtileri gösteren ve bir müddet hastanede tedavi gören Arda Kural’ın yaşadıkları hayli merak ediliyor.

Birinci olarak 1999’da ‘Eyvah Kızım Büyüdü’ dizisinde Altay rolüyle kamera karşısına geçen ve bu dizide Leonardo DiCaprio’ya olan benzerliğiyle tanınan Kural, ikinci çıkışı ise 2003’te ‘Lise Defteri’ dizisindeki Ediz rolüyle oldu. Son olarak, 2005’te ‘Emret Komutanım’ dizisindeki Ferit rolü ile geniş beğeni toplamıştı. Sonrasında ruhsal bir çöküntüye girerek psikoz belirtileri göstermeye başladığından ötürü Bakırköy Ruh ve Hudut Hastalıkları Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Tedavisini olan ünlü oyuncu, sağlıklı günlerine geri döndü.

HAYATINDA YENİ BİR SAYFA AÇTI

Sıkıntı günleri geride bırakarak, hayatında yeni bir sayfa açan Arda Kural, yeni fikirleri ve projeleri ile geri döneceğinin muştusunu verdi. Yasemin.com’a özel bir röportaj veren Kural, Müge Çakmak’a aklındaki fikirlerden ve kendisine karşı olumlu – olumsuz yansılardan bahsetti. 

Son devirde gerek televizyonda, gerekse toplumsal medya ve dijital platformlarda kendisine karşı ilginin artması ile alakalı olarak, halkın kendisini motive ettiğinden kelam eden Kural, şunları söz etti:

“Bu sevgiyle birlikte hareket ediyorum. İstediğim üzere kendimi söz ediyorum ve yaşıyorum. Geniş olarak baktığım vakit hissettiğim şey, motivasyon oluyor. Bunu tanım etmek güç oluyor lakin, seni destekleyen seni seven birileri olduğunda güçlü bir gurur duyuyorum.”

“KENDİME DEĞER VERMEYE BAŞLADIM”

Verdiği fazla kilolarla alakalı olarak, tertipli bir hayat yaşamaya başladığını söz eden ünlü oyuncu, kendisine ehemmiyet vermeye başladığını ve bunun onu motive ettiğinden bahsetti. Kural, şunları tabir etti:

“Artık kendime değer vermeye başladım. Çok rahat davranıyordum, biraz tembellik vardı üzerimde. Hiçbir şey yapmıyordum, sık sık yemek yiyordum. Bu sebeple kilo almıştım. Fakat bir mühlet sonra kendime ayırdığım bu mühletin sonuna gelince, bir şeylerin değişmesi gerektiğini düşünmeye başladım. Hislerim, beni bir şeyler yapma hayaline itti.”

ARDA KURAL’I TEKRAR EKRANLARDA GÖRECEK MİYİZ?

Ufukta yeni projeleri olup olmadığı hakkında tüm merak edilenleri açıklayan Kural, dinleyenleri şaşırtarak, müelliflik ve direktörlük bahislerinde da fikirleri olduğuna değindi. Kural, projeleri hakkında şunları söyledi:

“Zaten bütün maksadım bu. Görüşmeler yapıyorum, topluluktan sevdiğim beşerlerle hayata geçireceğimiz projeler var. Çok ağır gidiyor. Tekrar bir çıkış yakalamak ve bu çıkışı yaparken nasıl göründüğüm, ne yaptığım çok değerliydi. Halkın ve basının takviyesi ile o çıkışı çok hoş gerçekleştirdim. Şayet kurduğum hayaller gerçek olacaksa, bu birinci adımımdan kendini belirli edecekti. O denli de oldu. Çok hoş bir birinci adım attım.”

“DÜŞMANLARIM BENİ BASKI ALTINDA TUTMAYA ÇALIŞIYOR”

Vaktinde işini güzel yapabilmek ve yıldızını parlatabilmek için çok uğraştığını ve bunu başardığında da olumsuz geri dönüşlerle karşılaştığını tabir eden Kural, şöyle konuştu:

“Yıldızımı parlayabilmek ismine yaptığım işlerde, fazla bir beğeni oluştu ve biraz önüme geçildiğini biraz da galiba düşmanlarımın beni baskı altında tutmaya ya da zapt etmeye çalıştıklarını hissediyorum, biliyorum hatta. Bu yüzden de bir geri çekilme, biraz hayallerime ve ideallerime yanlışsız kendimi geliştirerek, güçlendirerek yönelmek istediğimden uzaklaştım. Gerek kalemim olsun gerek direktörlüğüm olsun, gerek oyunculuğum olsun; bunlar üzerine düşünsel çalışmalar ve yazarak metotlar uyguladım. Yazmak bana daima çok güzel geliyor.”