Çocuğunu toplumsal medyada paylaşmak! Toplumsal medyada çocuğunun fotoğrafını yayınlayanlar dikkat!

Çocukların toplumsal medya fenomenlerini taklit ederek onlara benzemeye çalışma eforları günümüzde giderek artıyor. Çocukların bu tuzaktan kurtarılmaya çalışılmanın yanı sıra bir de çocuklarını reklam gereci yaparak para kazanan ebeveynler karşımıza çıkıyor. Uzmanlar bahisle ilgili çarpıcı ayrıntılar…

Gelişen günümüz teknolojisinin gerçek kullanıldığında artıları olduğu üzere çok ya da yanlış kullanımında eksi istikametlerini görebilmekteyiz. Toplumsal medya platformunda çocuğunu reklam materyali olarak sunarak kendini ünlü yapmaya çalışan ebeveynlerin sayısı bir oldukça çoğaldıkça, uzmanlar tarafından tehlike sinyalleri de artıyor. Bilinçsizce kullanılan toplumsal medya hesaplarında ailelerin atladığı en temel konu; yayınlanan fotoğrafların çocuklar üzerinde bırakabileceği olumsuz tesirlerdir. Hatta ilerleyen vakitlerde çocuk sadece vaktinde paylaşılan o karelerden ötürü utanç ve rahatsızlık duyabiliyor.

Çocukların toplumsal medya platformunda sömürülmesine karşı düzenlemeler yapacağını söyleyen Hollanda hükümeti, bu kararıyla büyük yankı uyandırdı. Bu üzere olayların yasal ve ruhsal boyutunu, Uzman Klinik Psikolog Ceren Gümüş Yaşa ve Avukat Serpil Çınar’a sorduk.

DÜNYA GENELİNDE İNTERNET KULLANIM YAŞI 13’E DÜŞTÜ

Toplumsal medyayı faal halde kullanan çocuklar, haliyle gördükleri ve izledikleri şeylerden süratle etkileniyor. Takip ettikleri Influencer’ların çocuklar üzerindeki tesirini ve ebeveynlere düşen görevleri üzerinde duran Uzman Psikolog Ceren Gümüş Yaşa, dünya çapında internet kullanım yaşı +18 olsa da, çalışmalarda 13 – 17 yaş ortası ergenlik periyodunda de önemli bir seviyede yüksek olduğunu söz etti.

Çocukların hayranı oldukları toplumsal medya fenomenlerinin tanıttığı eserler varsa onları almaya eğimli olduklarına dikkat çeken Yaşa, “Sosyal medya fenomenlerini bir manada taklit ediyorlar. Onlar üzere giyinip saçlarını, konuşmalarını ve hareketlerini onlara benzetmeye çalışıyorlar” dedi. Toplumsal medyada gördüğümüz tek tip insan tipinin, ergenler ve çocuklar üzerindeki vücut algısı ve yeterlilik üzere hususlarda da sıkıntı duruma düşürdüğünü tabir eden Yaşa, “Herkes çok hoş, güzel, zayıf. Bu da onların vücutlarıyla ve yeme alışkanlıklarıyla ilgili olumsuz düşünmelerine sebep oluyor” açıklamalarında bulundu.

ÇOCUĞUNUN FOTOĞRAFINI YAYINLAYANLAR BUNLARA DİKKAT!

Çocuğunun fotoğrafını toplumsal medyaya koyan anne-babaları Klinik Psikolog Yaşa, şöyle uyardı:

“Çocuklarını paylaşıp paylaşmamak ebeveynlerin inisiyatifine kalan bir şey. Lakin kimi durumlarda internete koyduğumuz fotoğrafların makûs niyetli beşerler tarafından apayrı yerlerde kullanılma ihtimali kelam konusu. Bir çocuğun banyo imajını yahut özel bölgelerini gösteren ifşa eden, fotoğrafları koymamak gerekiyor.”

“Bir çocukla ilgili bir şey yaparken de onun fikrini almak, onun benlik hürmeti için kıymetli” diyen Yaşa, anne-babaların da şu soruyu da kendisine sormasını istedi: “Belki siz çocuğunuzu rastgele bir eser tanıtmak yahut bunun reklamını yapmak için kullanıyor olabilirsiniz. Lakin ileride büyüdüğü vakit kendi bu türlü bir durumun içinde olmak ister miydi? Olağan ki bunu bilemeyiz fakat bunları düşünmek, ebeveynin sorumluluğudur.”

KONSEPT GÖRÜNTÜLER İLE ÇOCUKLAR ÜZERİNDEN PARA KAZANIYORLAR

Tiktok ve Youtube üzere kanallarda sayfa açıp konsept görüntüler sayesinde gelir elde edildiğini, Instagram’da ise giydirilip model üzere pozlar verdirildiğine değinen Çınar, aileleri uyardı:

“Çocuk ne kadar idrak yaşında olsa da ebeveyni tarafından yönlendirilmeyeceği manasına gelmiyor. Çocuk, saf hisler içerisindedir ve kendi başına karar verme yetisi yoktur. Korunaksız, savunmasız olan çocuklarımızın birinci olarak anne ve babası tarafından korunmaya alınması, alınmıyorsa devlet tarafından korunması gerekir. Anne ve babalar, çocuklarının beğenilmesinden ve para kazanmasından ne kadar keyifli olsa da onlara kötülük yaptıklarının şuurunda olmalı.” 

ABD’DE TOPLUMSAL MEDYA KULLANAN ÇOCUKLARIN DATALARI KORUNUYOR

Avukat Serpil Çınar, Ülkemizdeki çocukların toplumsal medyada gördüklerinden etkilenmesi ve özenmesine dair kâfi türel düzenlemelerin olmadığını söz ederek, “Hukuki düzenlemeler, teknolojik gelişmelerin gerisinde kalıyor. Çocukların gördüklerinden etkilenmesi ya da izlediklerine imrenmesiyle ilgili bir pürüz, hukuksal yaptırım bulunmuyor. Yalnız çocukların siber zorbalık, istismar, özel bilgilerinin ele geçirilmesi ve paylaşılması, müstehcen ya da ziyanlı manzaralara maruz kalması halinde Türk Ceza Kanunu’nda yasal yaptırımlar mevcut” dedi. 

Ayrıyeten Çınar, Avrupa ülkelerinde 13 yaşından küçük çocukların bilgilerinin korunduğunu aktardı.